İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Dünya Bankası işbirliğiyle “Akıllı ve Sürdürülebilir Bir İzmir'e Doğru” çalıştayı başlatıldı. Çalıştayda Başkan Soyer, İzmir’in akıllı ve sürdürülebilir şehir olma yolunda üç formüle dikkat çekti.
İzmir’de, Büyükşehir Belediyesi ve Dünya Bankası işbirliğiyle Küresel Akıllı Şehir Programı (GSCP) kapsamında “Akıllı ve Sürdürülebilir Bir İzmir'e Doğru” çalıştayı başlatıldı. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen çalıştayda, İzmir'in geleceğini şekillendirmek ve akıllı şehir uygulaması için yol haritası oluşturmak üzere planlama yapılacak. Çalıştaya Başkan Soyer başta olmak üzere, Dünya Bankası’ndan uzmanlar, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri, akademisyenler ve belediye bürokratları katıldı. 8 Temmuz 2022 tarihine kadar sürecek çalıştayda İzmir’in akıllı şehir stratejisi masaya yatırılacak.
SOYER, YOL HARİTASI İÇİN KRİTERLERİ AÇIKLADI
Çalıştayın açılış töreninde konuşan Başkan Tunç Soyer, gelişmelere öncülük etmek için ‘olağanüstü potansiyele sahip’ İzmir'in Küresel Akıllı Şehir Programı kapsamında Dünya Bankası tarafından desteklendiğini ve bunun çok kıymetli olduğunu söyledi. İzmir'i daha akıllı ve sürdürülebilir bir şehir haline getirmek için çalıştıklarını ve bu çalıştayın da akıllı şehir vizyonunu şekillendirmede kendilerine önemli katkılar sağlayacağını ifade eden Soyer, şunları söyledi:
İzmir öncü bir kent. İzmir, Anadolu'da birçok şeyin ilkini gerçekleştirdi. İzmir çok kimlikli, çok sesli, farklılıkların olduğu bir kent. Akıllı şehir vizyonunu şekillendirirken üç kritere ihtiyacımız var. Birincisi doğadaki gibi farklılıkların, biyoçeşitliliğin yarattığı zenginlik. Toplumların içerisindeki farklılıklar da toplumu zengin ve güzel kılar. Öncelikle bunu kabul etmek gerekiyor. Farklı düşünen, farklı bakan insanlarla bir arada olduğumuzu kabul etmemiz gerekiyor. İkincisi; İzmir’in nüfusu 4.5 milyon. Herkesin bu çarkın bir dişlisi olması gerektiğini anlaması lazım. Ne eksik, ne fazla. Herkes bu işin bir parçası. Kendine daha büyük bir anlam atfettiğin zaman, diğerleri kendini anlamsız görmeye başlayabiliyor. Oysa çarkın dişlisi olduğunu kabul etmekle başlıyor her şey. Son olarak empati yapmak. Empatinin de akıllı bir şehir yaratmak için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yani dijital araç gereçleri, teknolojiyi nasıl kullanacağımız, zenginleştireceğimiz sorularından önce bu konularda akıl yürütmeye ihtiyacımız var."
DÜNYA BANKASI DANIŞMANI: İZMİR KONUSUNDA TUTKULUYUM
Dünya Bankası Akıllı Şehirler Başdanışmanı Graham Colclough ise üç gün sürecek çalıştayda şehirlerin fırsatları üzerinde duracaklarını belirterek, “Ben küresel olarak şehirleri dönüştürmek istiyorum. İzmir konusunda tutkuluyum. İzmir'de bir şeyler yapılabilir ve bunun için fırsatlar var. Bugün yapmaya çalıştığımız şey mümkün olduğunca her şeyi iyi yapmak” dedi.
0 Yorumlar